Sekiz yaşında bir çocuk düşün 
Burnunu cama dayamış seni izliyor
 

 İlk önce kafamızdaki konuşmalardan , diyaloglardan kurtulmamız gerek 

bunca laf , bunca kalabalık yoruyor bizi

sanki şehirde değiliz de bir tabutun içine sıkışıp kalmışız

kol kola dolaşıyor etrafta ölüler

 kimse duyduğunu bilmek istemiyor 

dinleseler de bilmek istemiyorlar 

yaşasalar da bilmek istemiyor .


Farklı şehirlerin insanıyız . 
Benim toprağımda senin umutların yeşermez 
Bir şeyin olayım artık senin 
Kiracın , komşun , sevdiğin , arkadaşın 
En azından biri olayım . 
Belki mutlu olabileceğimiz bir yerlere gideriz ? 


Kendi dediklerinin olmasını o kadar istiyorlar ki . Olmadığı zaman kahrediyorlar . 

Bir insanın yanlarında rahat etmesi söz konusu dahi olamaz 

En çok da tutulduğum şey 

Rahat rahat küfür  edebiliyorsun 

Neden ? Çünkü sinirleniyorsun 

Ben sendeki kadar sinirlerine hakim olamayan insan görmedim 

Boktan bir mesele bile olsa , konu o kadar büyüyor ki 

Dağları devirdik ocağımız söndü sanki 


Yaptığın hakaretlere seslenmiyorum

Sessizlik olduğunda içimden ettiğim küfürün sesini duymak bile zoruna gidiyor . Beni düşünmüyorsun ederken 

Yüzüne karşı edemesem de bana ettiklerinin fazlasını ediyorum 

Bu beni rahatlatmıyor ama duyup da zoruna gitmesini çok isterdim . 

Buna taviz veriyorum . 
Çünkü kardeşim sin ...
tercihlerimi sorgulamıyorum , sorgulasam ne değişecek .
neyle sonuçlanacağını bile bile yapmıyormuyum .
çukur dizisini izleyeniniz varmı bilmiyorum . 
vartolu her zaman bir yolunu bulur !
sözünü kendim için söyleyebilirim 
Bir yolunu bulacağıma inancım , ve çoğunluk la üstesinden gelişim  
yapacağım seyi kabullendiriyor bana . 
nasılsa bir yolunu bulurum ! 
güvencesinde aklım 

- borç alayım nasılsa bir yolunu bulur öderim .
- bugün de kullanayım da yarın bırakırım .
gibi şeyler arasında dönüyorum. 
   resimden  ilerisi olur da gerisi olmaz . 
Hiç bunu bu kadar kabullen memiştim . 
düşünmesi kolay kabul etmesi zordu 
gitmek istedim . 
siktir olup gitmek 
ama düşündüğüm şeyler vardı.  
avun duğum şeyler 

hayatım bir yapboz emsali 
bir kaç parça yerinde , diğerleri ya ters yada boş . 
bunu tamamlaya bilmek 
ucu olmayan kalemle yazı yazmak gibi benim için 

bunu fark etmeye görsünler.  
 
zamanla bir olup sağlam parçaları mı eksilttiler hep .

bende öyle sağlam sarılırdım  ki düşenlere, 
düştüklerine utanırlardı .

 tamamlayamayacağımı bilirdim , ama vazgeçmez dim . 
bilirdim ki bu yapboz hayatımdan çıktığı zaman , bende kalamaz çıkardım bu hayattan . 
ne mantık, ne düşünce  
hepsi iflasın eşiğinde. 

kendime çok kızıyorum 
el ele verip bozmaya çalışanlara neden direndim , neden yeniden yapmaya çalıştım 

insan yerine koymuyorum düşman oldum kendimle . 
ilk fırsatta diyorum , ilk fırsatta 
belki rahat ederim . 
belki istediğim bir yere giderim .